Tarlada Çalışmak Zorunda Kalan Somalı Emekli: “Bu Sene Emeklilerin Battığı Yıl”

Manisa‘nın Soma ilçesinde vatandaşlar emekli maaşlarına yapılan artırımların yetersiz olduğu belirtti. Emekli olmasına karşın tarlada çalışmak zorunda kaldığını belirten Somalı vatandaş, “10 bin lira maaş alıyorum. Bu para yetmiyor. Bu yaşımda çalışmaya, tarlaya gidiyorum. En az bizim maaşımızın taban fiyat olması lazım. Şu anda yetmiyor. Yetmesinin de imkan yok. Gelecek olan artırım yüzde 42. Bu da 4 bin 200 lira yapar. 14 bin lira maaş yapar. Bu para yetmez. Pazar fiyatları almış başını gidiyor. Ot ot ıspanak 50 lira. Daha bunun gerisinde söylenecek bir laf yok. Kasaba ben kurbandan kurbana gidiyorum” dedi.

Manisa’nın Soma ilçesinde emekliler, maaşlarına yapılan artırımların yetersiz olduğunu söyledi. Emekliler şöyle konuştu:

“EMEKLİNİN DURUMU İÇLER ACISI”

Kadir Şeker: “Emekliyim, emeklinin bir kısmının durumu düzgün bir kısmının durumu makûs. Birtakım emekliler minimum fiyatın altında maaş alıyorlar. Bu durum içler acısı. Konut kiraları 4 bin 5 bin lira. 7 bin 500 ila 10 bin lira ortasında emekli maaşı alan bir insan geçinebilir mi? Bu şahısların evlenecek çocuğu vardır, okula başlayan çocukları vardır. Yeni emekliler şu anda genç 45 – 50 yaşlarında. Emeklilerin durumu nitekim içler acısı. Pazarda fiyatlar ve etiketler her hafta değişiyor. En düşük besin pazar yerinde 10 lira. Bu da bir demet maydanoz 10 lira 15 lira ortasında. Kasap konusunda konuşmaya bile gerek yok. Kasaptan alınan en düşük besin 300 lira. Geçtiğimiz yıllarda kemik bile istediğinde fiyatsız alabiliyordunuz. Artık kemik bile para ile satılıyor. Kasap bile artık kemikten para alıyor. Ben kasaba bir ay evvel gittim. O da 200 liralık kıyma aldım. Bir kilo bile değil.”

Çetin Nilderya: “Son 10 -11 yıldır emekliyim. Bankaya en son gittiğimde maaşım 10 bin lira olarak para yatırılmış. Emekli maaş nasıl yetsin? Isıtma sisteminde kullanılan sıcak su 2 buçuk 3 bin lira… Ekmeği var yağı var, suyu var, elektriği var. Diğer bir şey de kalmıyor. Cümbüştür rastgele bir faaliyetimiz yok, yalnızca karın tokluğuna yaşıyoruz. Buna da yaşamak denirse. Kasaptan alışveriş yapıyorsun lakin eskisi üzere bonkör bonkör şunun şurasından kes deme bahtımız yok. 200 gram 300 gram alıyorsun, yarım kilo 1 kiloyu sıkıntı görürsün. Eşim geçenlerde pazara çıktığında düzgün bir peynir alayım demiş. 300 lira peynire vermiş. O vakit da pazarlık yapamadan geri gelmiş. O derece rezil durumdayız. Ben hatunu pazara her hafta 500 lira ile gönderiyorum. Her hafta kavgamız oluyor. 500 lira yetmiyor diye söylüyor. Ben gerçi kendim çıkmıyorum pazara lakin. Her hafta bu hususta eşimle kavgamız oluyor.”

“BU SENE EMEKLİLERİN BATTIĞI YIL”

Bir öteki emekli: “10 bin lira emekli maaşı alıyorum lakin mutluyum diyemem. Lakin yapacak bir şeyimiz yok. Kasada para yok. Nereden verecek. Para bitti. Kasaba uğramadım. Hanıma balıktan diğer bir şey alma dedim. Alırsan 2 haftada bir balık al dedim. Peynir ay da bir yiyoruz. Zeytini çok tüketiyoruz. Tereyağını hiç görmüyoruz. Çiçek yağı ile yemek yapıyoruz.”

Tarlada çalışmaya devam eden emekli: “10 bin lira maaş alıyorum. Bu para yetmiyor. Bu yaşımda çalışmaya, tarlaya gidiyorum. En az bizim maaşımızın taban fiyat olması lazım. Şu anda yetmiyor. Yetmesinin de imkan yok. Gelecek olan artırım yüzde 42. Bu da 4 bin 200 lira yapar. 14 bin lira maaş yapar. Bu para yetmez. Pazar fiyatları almış başını gidiyor. Ot ot ıspanak 50 lira. Daha bunun gerisinde söylenecek bir laf yok. Kasaba ben kurbandan kurbana gidiyorum. Kasabı biz unuttuk. Bu sene emeklilerin battığı yıl. Enflasyona bakın. Kendilerinin Cumhurbaşkanı’nın bütçesi  yüzde 85 arttı. Öbür vergiler algılar, yüz 150 arttı. Emeklinin maaşı yüzde 40. Bu hak mı? Ben tarlaya gidiyorum sabah 6’da, akşam 18.30’da işten geliyorum. 12 saat çalışıyorum. Aldığım 400 lira günlük. Çamurun içerisinde.”

“ASGARİ FİYATIN ALTINDA MAAŞ ALIYORUM”

Ramazan Duran: “10 bin lira maaş alıyorum, maaşımdan hiç mutlu değilim. Emeklileri bir yere koydular. Pazar fiyatları ateş değeri. Ispanak 50 – 60 lira. Bize çok artırım verdiler güya. Kasaba uğrayamıyoruz et almak için, para yetmiyor. Pazar aslında 4 hafta oluyor 500 liradan 2 bin lira eder. Konutumuz kira değil. Meskenimiz kira olsa temelli açız. ‘Emekliler ölsün’ diyorlar. ‘Mezarda yer var’ diyorlar sanırım. Emekliler açlıktan ölecek. Öbür bir deva yok. Emeklilere en az taban fiyat düzeyine getirmelidir. Ne bu 10 bin lira. Kirada olduğunuzu düşünün. Hiç beğenmediğin bir mesken 5 – 6 bin lira. O vakit bu adam ne yiyecek. Emekli ne yiyecek meskeni olmazsa.”

Zeki Çakıl: “Asgari fiyatın altında maaş alıyorum. Daha evvel taban fiyattan fazla maaş alıyordum artık minimum fiyatın altında maaş alıyorum. Emeklim 14 bin lira. Sürünüyoruz. Zira emekliyiz. Bize bakılmadı. Emekli üvey evlat muamelesi gördü. Pazara çıkamıyoruz istediğimizi alamıyoruz. Allah’tan kırsaldayız, taşradayız. Bir formda yönetim ediyoruz.”